21 Eylül 2014 Pazar

ELAZIĞ YEMEKLERİ

                                                  ELAZIĞ YEMEKLERİ

Ankara Ticaret Odası ve Ankara Patent Bürosu’nun Türkiye’nin lezzet haritası çalışmasına göre Türkiye’de çeşit bakımından Gaziantep’ten sonra en zengin mutfağa sahip il, Elazığ. Bu çalışmaya göre toplam 154 çeşit yemek, tatlı ve içecekten oluşan Elazığ mutfağı gerçek bir hazine. Ancak kıymeti bilinmeyen, yaşatılamayan, belki de gelecek nesillerin hiç bilmeyeceği bir hazine.
Et yemeklerinden, zengin çorba çeşitlerine kadar birçok çeşit mevcut Elazığ mutfağında. Bu kadar çeşidi tek tek anlatabilmek tabii ki mümkün değil. Ben de en sevdiğim ve özel olduklarını düşündüğüm birkaçını anlatayım diyorum bu durumda.
Elazığ mutfağında en beğendiğim lezzetlerden biridir gömbe. Kulak memesi kıvamında, kepekli undan hazırlanan unla yufkası hazırlanır. Çok küçük doğranan soğan tereyağında kavrulur (soğanın elde doğranması daha makbuldür. Çünkü kolaya kaçıp blenderdan geçirince elde soğanın posası kalıyor.) ve tereyağında bir miktar suyla pişirilir. İsteğe göre daha önceden kavrulmuş az veya orta yağlı kıyma veya kavurma soğanla beraber bir miktarda daha kavrulur. Biraz pul biber bu noktada iyi gider. Sonra bir kat kıyma, bir kat dövülmüş ceviz olacak şekilde yumurta büyüklüğünde hamurla açtığımız yufkadan 25-30 katlı bir şaheser ortaya çıkar. İşte sonuç:

Gömbe
Konumuz yemek tarifi değil ancak denemek isteyenler için detaylı tarifi nette bulmak mümkün. Ancak en iyi lezzeti elde edebilmek için iyi malzeme ve işçilik her zamanki gibi çok önemli.
Bir başka özel lezzet de özellikle yaz aylarında vazgeçemediğim soğuk çorba. Soğuk ayran aşı ya da soğuk Harput çorba da denir. Önceden kaynatılmış ve 1 gece beklemiş dövme, yoğurt ve nohutun birleşimi… Yoğurtla beraber kaynatmıyorsunuz. Dövmenin suyunu aldıktan sonra, önceden haşlanmış nohut (nohut isteğe bağlı, konmayabilir) ve yoğurdu karıştırıyoruz. Karıştırırken, ayran yapar gibi, çorba kıvamına gelene kadar yavaş yavaş su ilave ediyoruz. Bu esnada bir iki diş rendelenmiş sarımsağı da ekliyoruz. Sonra en iyi lezzet için biraz soğutmalı. En son üzerine serpiştirilen maydanoz ve reyhanla servis yapılıyor. Yapılışı kolay ve harika bir lezzet. Yalnız yoğurdunuz doğal olmalı. Marketlerde satılan, yoğurtla benzerliği sadece rengi olan tuhaf malzemeyi kullanmayın.

Ayran Çorbası (Harput Çorba)
Burada sadece bir ucuna değindiğim Elazığ mutfağı gerçekten özel.
O zaman mutfağını sadece kısa bir şekilde tanıtabilmekle yetindiğimiz Elazığ’da nerede ne yenir konusuna değinelim. Beğenmediğim yerleri yazmak istemiyorum. Öncelikle Harput’tan başlayalım.
Harput’ta en sık gittiğim yer Balakgazi Tesisleri. Kayalık bir alan üzerine kurulmuş tesisten Elazığ manzarasını izlemek çok güzel. Balakgazi Tesisleri’nde özellikle tavsiye edilen ilk yemek kuzu tandır. Kuzunun but kısmından yapılıyor. Bence koldan yapılsa daha iyi sonuç alınır ama seçilen et güzel olduğu için butla da iyi bir tandır çıkıyor ortaya. Beraberinde gelen salatalar özellikle Vedat Bey’in programından sonra daha özenli oldu. Bu bence önemli bir nokta. Çünkü programlarda gördüğümüz mekânların çoğunda Vedat Milor ile aynı sonucu alamıyoruz. Burada ise Milor’ un eleştirdiği bir noktanın, programdan sonra daha özenli hale gelmesini önemli buluyorum. Tabii yemeğe sadece direk tandırla başlamıyoruz. Öncesinde içli köfte, sırın ve mekânın kendine has bir lezzeti olan Balakgazi böreği tadılabilir. Elazığ’da içli köfte yumurta büyüklüğünde top top hazırlanır ve Gaziantep, Hatay bölgesi gibi kızartılmaz. Salçalı suda haşlanır. İçli köfte gayet iyi. Yağ oranı güzel. İçindeki ceviz lezzeti bir kat daha arttırıyor.

Elazığ İçli Köfte
Sırın ise Elazığ’a has bir lezzet. Sırın için hazırlanan, normal börek yufkasından daha ince olan sırınlık yufka ile yapılır. Yufka ince ince uzunlamasına kesilir, sonra rulo haline getirilir. Üzerine sarımsaklı yoğurt eklenir. En son tereyağı eritilmiş tereyağı üzerinde gezdirilir. Hoş bir lezzet. Balakgazi Tesisleri’ne gidenlere Balakgazi böreğini mutlaka tatmalarını öneriyorum. Elazığ’da taş ekmeği denilen, krep benzeri ince hamurun içine kavurma ve kaşar konduktan sonra rulo edilip, hafif un ile yüksek ateşte kızartılmasıyla hazırlanıyor. Kavurma da lezzetli olduğu için börek çok güzel oluyor.

Sırın

Balakgazi Böreği
Eğer kuzu eti sevmediğiniz için tandır yemeyeceksiniz, dana etinden yapılmış kavurma da iyi bir seçenek. Burada bir kişi ortalama 20 TL’ye bu güzel lezzetleri tadabilir. Tadı Damağımda programında gördüğünüz gibi bir mekândır Balakgazi Tesisleri. Geldiğinizde sürpriz yaşamazsınız. Ha unutmadan, yemeğin üstüne çedene kahvesi içmeyi unutmayın.

Kuzu Tandır
Bazılarını sayacak olursak;
Fasulye çorbası, lobik çorbası, anamaşı, kelecoş, taraklık, kındık köfte, küncülü köfte, muhaşerli köfte, işkene, sapan dolması, kibe dolması, çaypalası, pirpirim boranı, tavşan üfelemesi, kırmanlı pilav, simit pilav, nohut ekmeği, fodula, zarafat, patila, heside, dolanger, hürriyet kadayıfı, orcik, pilit ve gah, Elazığ’ın ünlü yemekleri arasında yer alıyor.
Elazığ mutfağı oldukça zengin yemek çeşitlerine sahiptir. 150’ye yakın yemek çeşidi olan Elazığ’da, üç öğün yemeğin dışında kuşluk yemeği ve özellikle yatsılık denilen pestil, ceviz, orcik, meyve gibi yiyeceklerin bulunduğu sofralar açılır. Geleneksel Elazığ (Harput) mutfak kültürü, Türk mutfak kültürünün izlerini taşır. Sofra adabından yemek çeşitlerine kadar halen geleneksel özelliklerini koruyabilen Elazığ mutfağında; tarihi Oğuzlara kadar uzanan tutmaç, umaç aşı anamaşı, kara kavurma gibi yemekler halen varlığını sürdürmektedir.
Mevsime, yörenin özelliklerine ve ürettiği ürünlere göre şekillenen yemek çeşitlerinin bir çoğu yalnızca Elazığ’a hastır. Özellikle kırsal kesimde hatta şehirde bile yöreye özgü çok güzel ekmekler yapılır. Bu ekmeklerden en ünlüsü ve en lezzetlisi güz mevsiminde yapılan ve bütün bir kış hiç bozulmadan kalabilen tandır ekmeğidir.
Yemekler çoğunlukla yer sofralarında yenilir. Büyük başlamadan ve besmele çekilmeden yemeğe kaşık vurulmaz. Eskiden aile içinde bile kadın erkek ayrı ayrı sofraya otururdu. Günümüzde yabancı biri olmadıkça sofraya kadın ve erkekler birlikte otururlar.
Eskiden bütün yemeklerde tereyağı kullanılırdı. Günümüzde ise hem köylüler hem de şehirliler çoğunlukla nebati yağ kullanmaktadırlar. Bazı özel yemeklerde mutlaka tereyağı kullanılır. Yemeklerde salça ve soğaraç çoğunlukla kullanılır ve bu karışım sos vazifesi yapar.
Kış mevsimi için yapılan hazırlıkların başında taze meyve ve sebzelerin hemen hepsinin kurutulması gelir. Turşu ve salamura yapılır, şehriye ve erişte kesilir, kurut ve tarhana hazırlanır; tandır ekmeği yapılır; kavurma hazırlanır, orcik, pestil, tutunu yapılır.
Düğün ve sünnetlerde özel eğlence törenlerinde ziyafet çekilir, özel yemekler çıkartılır. Bütün bu işler komşu ve akrabaların yardımı ile topluca yapılır. Günümüzde geleneksel yemeklerimiz halen yapılmakla birlikte yeni yemek çeşitleri de Elazığ mutfağına girmiştir. Keban barajını yapılmasından sonra oluşan göl sahasında ve Hazar gölünde yetiştirilen tatlı su balıkları Elazığ mutfağına girmiş ve balık yemekleri sıkça yapılır olmuştur.
Çorbalar :
Tarhana çorbası, erişte çorbası, dövme çorbası, ayranlı çorbalar, kurutlu çorba, pirinç çorbası, un çorbası, anamaşı, lobik çorbası, bulgur çorbası, mercimek çorbası, şehriye çorbası, kabaklı çorba, tutmaçlı çorba, fasulye çorbası Elazığ’da en çok pişirilen çorbalardır.
Kurut :
Çökeleğin kurutulmuşudur. Yeterince ayran bir tencereye bırakılır. Zaman içerisinde ayranın üzerinde oluşan su devamlı surette alınır. Dibe çöken yağ ve yoğurt tortuları tam bir macun katılığına ulaşınca ele alınarak bir patates büyüklüğünde iyice sıkıldıktan sonra temiz bir bez veya tahta üzerine dizilerek güneşte kurumaya terk edilir. Kış mevsiminde sert zeminli bir üsküre (kase) de sıcak su içerisinde bu kurutlar ezilir ve ayran olarak kullanılır. Ayrıca bu kuruttan çorba da yapılır. Özellikle ava meraklı aileler kuruttan bol bol yaparlar. Eskiden bir çok evde kurut ezme taşı vardı ve kurut bu taşlarda ezilirdi. Bunun ağaçtan yapılmış olanına tepir adı verilirdi.
Kurutlu Çorba :
Döğme haşlanır, soğuduktan sonra kurut ayranına karıştırılarak üzerine kızartılmış tereyağı, nane ve toz biber ilave edilerek servise hazır hale getirilir.
Kelecoş :
Salçanın ve soğanın yağda kızartılmasıyla soğaraç elde edilir. Soğaraca kurut ayranı ilave edilir. Bu karışıma tandır ekmeği doğranır ve üzerine dağlanmış tereyağı dökülerek servise sunulur.
Lobik Çorbası :
Pamuk ve bostan tarlalarının civarına ekilen lobik, fasulye gibi olup küçük tanelidir. Bir tencerede önceden zifiri (soğaraç) yapılır, üzerine su ilave edilip kaynatılır. Lobik ve döğme temizce yıkanır, tencereye bırakılır, 1-2 kaynar geldikten sonra çorba servise hazır hale gelir.
ET YEMEKLERİ:
KABURGA
Kaburga, kavrakavurma, kızartma, tas kebabı, kaplama, güveç, tava, kuzu kızartması, ciğer kebabı, paça, işkene, taraklık, çoban kebabı, tandır kebabı vs.
Köfteler Dolma ve Sarmalar :
BUMBAR DOLMASI
Bulgur köftesi, içli köfte, kındık köfte, yalancı köfte, ekşili köfte, kadın budu köfte, ayar köftesi ile kebabı, ayranlı köfte, harput köfte (iri köfte), mercimek köfte, ocak köftesi, lüle kebabı, küncülü köfte, muhaşerli köfte, keklik köftesi, lahana sarması, yaprak sarması, bumbar dolması, dilim dolma, domates dolması, sapan dolması, biber dolması, kabak dolması, kofik dolması (kurutulmuş biber dolması), kibe dolması.
İÇLİ KÖFTE
Harput Köfte (İri Köfte):
HARPUT KÖFTE
Dilinmiş kuru soğan, maydanoz, toz biber, tuz, yağsız kıyma, ufak bulgur biraz suyla bir leğende iyice yoğrulur. Fındıktan biraz büyük parçalara bölünerek bir kaba, başparmakla işaret parmağı arasında sıkıştırılarak tek tek tekerlek şeklinde dökülür. Ayrı bir tencerede kaynayan yağlı ve salçalı suya katılarak pişirilir.
Sebze Yemekleri ve Salatalar
İlimizde hem bizzat yetiştirilen hem de doğal ortamda derelerde ve su kenarlarında kendiliğinden yetişen sebzelerin hemen hepsiyle yemek yapılır. Yörede yetişmemekle birlikte ilimize getirilen sebzelerle de yemekler yapılır.
Doğal ortamda yetişen ışkın, pirpirim (semizotu) tahtik, yemlik kuzukulağı, dağ pancarı, kenger vb. gibi sebzeler yemeklerde ağırlıklı olarak kullanılır ve bu isimlerle anılan yemekler pişirilir.
Fasulye, kabak, domates, patlıcan, patates, biber, soğan, ıspanak gibi sebzeler, sebze yemeklerinin temel malzemesini oluşturur.
Patlıcan yemeği (karnıyarık, imambayıldı, söğürtme), taze fasulye, kabak kızartma, kabak oturtma, soğanlı yahni, nohut yahnisi, türlü, güveçbamya, musakka, badem, çaypalası, ışkınlı yumurta, pirpirim, boranı, kengerli, yemlikli; pancarlı pilav; sebze yemeklerinin başında gelir.
İlimizde salatalar da çok çeşitlidir. Özellikle doğal bitkilerden yapılan; kereviz, acice pirpirim salataları sirke ile tatlandırılarak ve zeytinyağı ilave edilerek yapılır. Çoban salata, patates salatası, yumurta salatası ilimizde en çok sevilen salataların başında gelir.
Pirpirim (Semizotu) Boranı :
Pirpirim bostanlarda, sebzeliklerde kendiliğinden yetişen bir bitkidir. Pirpirimin sebzeli yemeği yapıldığı gibi boranısı da yapılır.
Pirpirim güzelce yıkanıp bir kaba doğranır. Tekrar yıkandıktan sonra başlanır. Kevgirde süzülerek avuç içinde topaklar halinde sıkılır. Sade yağda biraz kızartıldıktan sonra üzerine önceden hazırlanan sarımsaklı yoğurt ve dağlanmış tereyağı dökülür.
Av ve Kümes Hayvanları :
Tavuk, piliç, keklik, kaz, bıldırcın, tavşan; av ve kümes hayvanlarından yapılan yemeklerin başında gelir. Tavuktan hem kızartma hem de dolma yapılır. Yörede içi doldurularak haşlama suretiyle yapılan tavuk çok sevilir. Uzun kış günlerinde avcıların en büyük tutkusu olan tavşan avından sonra avcılar yorgunluklarını tavşan yemeğinin başında atarlar. Tavşan üfelemesi, keklik üfelemesi ve köftesi çok sevilir.
Yumurtalı ile Yapılan Yemekler :
Yağda yumurta, domatesli yumurta (menemen), mıhlama, pestilli-ışkınlı yumurta, gaygana, yumurta haşlaması yumurtalı yemeklerdir.
Pilavlar :
Pilav, Elazığ çevresinde son derece sevilen yemek çeşididir. Başlı başına yemek olarak yenildiği gibi, sebze yemeklerine destek yemek olarak da yapılır.
Bulgurla yapılan pilavlar oldukça çeşitlidir. Bulgur pilavı, sulu pilav, bulgur tiridi, pancarlı pilav, yoncalı pilav, muhaşerli pilav, simit pilav, kırmanlı pilav, pirinç pilavı keşkek, mercimekli pilav.
Ekmek ve Ekmekle Yapılan Yemekler :
Elazığ mutfağında ekmeğin çok önemli bir yeri vardır. Elazığlılara sorulduğunda “ekmeksiz pilav bile yenilmez” derler. Gerek ekonomik şartlar gerekse damak zevki Elazığ mutfağında ekmeğe büyük önem verilmesine neden olmuştur.
Tandır ekmeği, saç ekmeği, fetir ekmeği (yufka), top ekmeği, nohut ekmeği il’e has ekmeklerin başında gelir.
Yağlı ekmek (yufka ve saç ekmeği ile yapılır) fodula, zarafat, sırın, patila, gömme, taş ekmeği, peynirli ekmek ise ekmekle yapılan yemeklerin başında gelir.
Sırın :
Taze yufka (yuha) ekmeği rulo haline getirilip 3 cm eninde parçalar haline getirilerek bir tepsiye dizilir. Tepsiye dizilen ekmeklerin kesik tarafı tepsiye dik gelecek şekilde ve sıkıca dizilmesine dikkat edilmelidir.
Üzerine daha önce hazırlanmış bolca sarımsaklı yoğurt dökülür ve eritilmiş tereyağı eklenerek hazırlanır.
Taş Ekmeği :
Un, süt veya suyla karıştırılarak maya hale getirilir. Elde edilen sıvı haldeki hamurun içerisine yeterli miktarda yumurta kırılarak iyice çırpılır. Bu hamur ateş üzerindeki sacın üzerine yayılır. Pişen ekmeğin üzerine yağ ve şeker sürülür. Artık taş ekmeği servise hasırdır
Tandır Ekmeği:
SAÇ EKMEĞİ
Kışa hazırlık olarak sonbaharda, 3-4 ay yetecek miktarda ve imece usulüyle yapılır. Tandır ekmeği yapımı geleneksel kültür hayatımızda önemli uygulamalara sahne olmuştur. Erkeklerin hamurunu yoğurduğu kadınların ise pişirdiği tandır ekmeği, eskiden adeta bir şenlik halinde yapılırdı. Köylerde tandır ekmeği halen yapılmaktadır.
Tandır ekmeği adını yapıldığı yerden alır. Ekmeğin en büyük özelliği 4-5 ay bozulmadan kalabilmesidir.
Tandırlar özel olarak yapılmış büyük küplerin toprağa gömülmesiyle hazırlanır. Üzeri örtülü genişçe bir alanın ortasında bulunur. Başlarında usta bir pişirici kadınla birlikte üç yardımcısı tarafından yapılır. Erkekler özellikle gece hasavan içerisine çuvallarla dökülen unun içine su dökerek harç haline getirilen daha sonra hasavanlarla hamurun üzerine örterek yalınayak hamuru yoğururlar. Yoğurma işlemi saatlerce sürer. Elde edilen hamur kadınlara teslim edilir. Ekmeği tandıra vurmak için mutlaka bu işten anlayan kadınlara ihtiyaç vardır. Kadınlar ayrıca Pişirik denilen su ve unla hazırlanmış bir sıvıyı yufka halinde açılan ekmeğin üzerine adeta bir sır kaplama gibi sürerek tandırın duvarlarına yapıştırırlar. Pişen ekmekler alınarak tavana asılı olan ekmek askılığına dizilir.
Börekler :
Su böreği, tepsi böreği, bohça böreği, el böreği, bişi böreği, talaş böreği.
Elazığ’da börekler arasında en çok sevileni su böreğidir. Yapımı çok zahmetli ancak son derece zevkli ve güzel olan su böreği yörenin damak zevkini yansıtır.
Yapılışı :
Önce böreğin hazırlanacağı tepsi hafif yağlanarak bir kenara bırakılır. Daha sonra açılan yufkalar dörde bölünerek hafif ateşte kaynayan suyun içine atılarak haşlanır. Haşlanan hamurlar sudan alınarak düzenli bir şekilde tepsiye yerleştirilir. Bu suretle oluşturulan her tabakanın arasına önceden hazırlanan rendelenmiş peynir ve çok ince kıyılmış maydanozdan oluşan iç serpiştirilir. Bu işlem tamamlandıktan sonra tepsi fırına verilir. Belli bir oranda kızartıldıktan sonra kareler halinde kesilen börek, servise hazır hale gelir.
Helvalar ve Tatlılar :
DİLBER DUDAĞI
Elazığ’da yaygın olarak yapılan helvaların başında un helvası gelir. Peynirli helva, irmik helvası, heside, tel helvası, künefe, ceviz helvası, kabak tatlısı, baklava, dolanger, dilber dudağı, kargaburnu, çullama, bişi, şeker böreği, kalbur hurması, hurma tatlısı, revani, sütlaç, muhallebi, hürriyet kadayıfı, zerde, aşure, gül tatlısı belli başlı helva ve tatlı çeşitleridir.
HARPUT EKMEK(TAŞ EKMEĞİ) TATLISI
Künefe:
Elazığ’da en çok beğenilen ve yapılan tatlıların başında kadayıf gelir. Nitekim Elazığ’da kapalı çarşıda sıra sıra kadayıfçı dükkanları vardır. Kadayıftan yapılan künefe de ilimizin geleneksel tatlılarındandır.
Yapılışı :
İnce telli kadayıf alınarak bir sini içerisine didilip serilir. Her tabakanın arasına bolca ufaltılmış ceviz içi serpilir. Önceden kesilmiş ve soğutulmuş bolca şeker şerbeti, yahut bal veya pekmez şerbet kadayıfın üzerine gezdirilerek dökülür. Şıranın iyice çekmesi beklenir. Sonra tekrar ceviz serpilir. Pişirilmeden yenilir.
Hoşaf, Şerbet ve Diğer İçecekler :
Üzüm, vişne, erik hoşafları, bal, pekmez, koruk ve nar şerbetleri ve halen yaygın olarak yapılan hoşaf ve şerbetlerdir. Eskiden bilan ve demir hindi şerbetleri de yapılırdı.
Geleneksel Kuru Tatlılar:
İlimiz ve çevresinde çok yaygın olan pestil; dut, ceviz ve erik ile yapılır. Üzüm ile yapılana “bağ bastuğu”, dut ile yapılana “dut bastuğu”, erik ile yapılana ise “eşgili bastuk” adı verilir.
Ayrıca belki de dünyada en güzelinin Elazığ ilinde yetiştiği dutun, döğülmesi suretiyle elde edilen tutunu, ile dünyada ilk yapılan yerin Elazığ olduğunu sandığımız Orcik, pilit geleneksel kuru tatlılarımızın başında gelir.
Kurutulmuş Meyveler :
Elazığ’da kurutulmuş meyveler oldukça yaygındır. Hatta eskiden Harput’ta çerez odası diye bilinen odalar bulunurdu. Orcik, pestil, kuru dut, kuru üzüm, ceviz içi, badem; yörede gah adıyla bilinen başta elma ve armut olmak üzere kurutulmuş meyveler yatsılıkların vazgeçilmez yiyecekleridir.
Eskiden tavana iplerle asılan dayanıklı üzümler, ayva, armut ve elmalar; özel yöntemlerle saklanan kavun ve karpuzların bulunduğu çerez odalarına bugün dahi rastlamak mümkündür.
Elazığ’da yatsılık diye bilinen bu yiyecekler günümüzde de misafirlere ikram edilen önemli yiyecekler arasındadır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder